Thursday, July 20, 2006

Kaybolmuş ruhlar diyarında aşk...

Aşk uzak bir diyara göç etmeye karar verdiğinden beri hüzün koyu tonlarda bulutları taşır oldu gözlere. Yazık ki farkında değil kimse. Aynalarda parçalanan imgelerinin, yorgun ve bükük bedenlerinin ağır yaşam şartlarından damıtıldığına inanıyorlar. Titreyen ve buz gibi soğuyan ellerinin tuhaf bir tansiyon oyunu olduğuna, son günlerde tüm basında haykırılan sağlık önlemlerine uymamaktan ya da en fazla vitaminsizlikten olduğuna eminler. Yüzlerinde belirginleşen ve gittikçe derinleşen çizgilerin zamanın ağır hükmüne boyun eğiş olduğunu düşünüyorlar. Yataklarının başucunda kitaplar ve dergiler azalırken ağrı kesiciler ve uyku hapları artıyor. Bazen midelerine saplanan yakıcı bir ağrıdan ya da bedenlerinden akıp giden yaşam enerjisinin derbeder etmesinden yakındıklarını duyuyorum. İçleri boşalan gülümseyişlerinin ve üç noktayla havada asılı kalan sözlerinin arasında yüzlerine haykırmak istiyorum farkında olmadıklarının. “Aşk gitti...farkında mısınız?” Beyinlerinde, bedenlerinde ve ruhlarında yaşadıkları tüm bu aksaklıkların nedenini bu soruyla teşhis edebileceğimi biliyorum. Aşk öyle sessiz sedasız, öyle küskün, öyle paramparça ve çaresizce çekip gitti ki buralardan gürültülü çağımın kesintisiz deviniminde farkedemedi kimse gidişini. Aşk veda mektubu bırakmadan –sözlere ve mektuplara olan inancımızı yitirdiğimizi bildiği için- en yakınları şiir ve umuda haber vermeden sex sıvılarıyla bir köşeye atılmış bir çarşafın soğuk yüzüne hafifçe son kez dokunarak çok uzaklara, kimselerin bilmediği kaybolmuş ruhlar diyarına gitti.

Arkadaşım yapması gerekenleri sıraladı. Ödemeleri, sorumlulukları, mecburiyetleri sıraladıktan sonra kısık sesle “içim acıyor,” dedi. “Sanki dikenli bir tel var yüreğimin çevresinde; kıpırdayamıyorum.” “Biliyorum,” dedim; ardından sordum. “Farkında mısın? Aşk gitti hayatımızdan...” Yüzüme baktı uzun süre ve karşılıklı sustuk. Onun gidişiyle sonsuza dek lanetlenmiştik ve sessizliğimizde bu gerçeğin dehşeti büyüdü. Büyüdü, büyüdü, büyüdü...

No comments: